RÜŞVET HARAMDIR
- Ahmet Tomor Hocaefendi
- 26 Kas 2018
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 20 Eyl 2021
Yüce Allah buyuruyor:
Mallarınızı aranızda haksız yollarla yemeyin. İnsanların mallarından bir kısmını bile bile haksız yollardan yemek için, o malları (n bir kısmını da) hâkimlere (rüşvet olarak) vermeyin. (Bakara, 188)
İslâm'da her insanın canının, namusunun, şerefinin, malının ve mülkünün dokunulmazlık hakları vardır. Bu nedenle Allah (c.c.) “Mallarınızı aranızda haksız yollarla yemeyin” buyuruyor.
Bir kimsenin malını bâtıl bir yolla yani hırsızlık, gasp, kumar, rüşvet, emanete ihanet, aldatma ve dolandırıcılık gibi haksız bir şekilde almak haramdır. Bu tür günahlar kul hakkı kapsamına da girdiğinden, ayrıca helâllık alma zorunluluğu da vardır.
Ayrıca Allah (c.c.), ”İnsanların mallarından bir kısmını bile bile haksız yollardan yemek için o malları (n bir kısmını da) hâkimlere (rüşvet olarak) vermeyin” buyurarak,
Hırsızlık, gasp, kumar, aldatma, dolandırıcılık, yol kesicilik, oyun ve müzik âletleri gibi gayr-i meşrû yollarla haksız kazanç sağlamayı yasakladığı gibi rüşvet almayı ve vermeyi de yasaklıyor.
İnsanlara örnek olması gereken devlet memurlarının ve insanların arasında adâletle hükmetmesi gereken hâkimlerin rüşvet olayına karışmaları daha tehlikeli olduğundan,
Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor:
Memurun hediye (diye rüşvet) alması haram, hâkimin (doğrudan) rüşvet kabul etmesi ise küfürdür (kâfirliğe yakın günahtır). (Ahmed İbni Hanbel)
Devlet memurlarının görevleri olan bir işi yapma ya da o işe öncelik tanıma karşılığında, hediye adı altında bir şey almaları haram, hâkimlerin bir dava ile ilgili rüşvet kabul etmeleri ise küfre yani kâfirliğe kadar uzanan korkunç boyutlarda bir günahtır.
Hâkimlerin ve savcıların hukuk açısından haklı olan kimselerden, dâvâlarını lehlerine karar verme karşılığında rüşvet almaları haramdır ve büyük günahlardandır.
Hukuk açısından haksız olan kimselerden, davalarını lehlerine karar verme karşılığında rüşvet almaları ise haksızlık, zulüm ve kul hakkına tecavüz olduğundan kat kat daha büyük günahtır.
Hâkim ve savcıların Allah'ın haram kıldığı rüşveti, vicdanları sızlamadan helâl diye almaları ise küfürdür yani dinden çıkma nedenidir.
Günümüzde trafik kazalarında, trafik memurlarının aldığı rüşvet de karşı tarafın haksızlığa uğramasına neden olduğundan ve kul hakkı kapsamına girdiğinden, hâkimlerin rüşvet alması gibi kat kat daha günahtır.
Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor:
Mü'mine (açıkça) zarar veren ya da aldatan kimse mel'undur. (Tirmizî)
Rüşvet, sadece alanlara mı haramdır?
Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor:
Rüşveti veren de, alan da cehennemdedir. (Taberânî)
Rüşveti vermek de, almak gibi haramdır. Bir kimse rüşvet vererek haksız olduğu bir davayı kazanırsa ya da rüşvet yoluyla haksız bir kazanç ve menfaat sağlarsa, bunlar kul hakkı kapsamına girdiğinden daha büyük günahtır.
Rüşveti alanlar da, verenler de, eğer tevbe etmeden ve haksızlığa uğrayan kimselerden helâllık almadan ölürlerse, günahları kadar yanmak üzere cehenneme atılır ve orada cayır cayır yanarlar.
Dünyada rüşvet günahından arınma
Kul hakkı içermeyen konularda rüşvet alanlar, eğer sonradan pişmanlık duyup tevbe eder ve aldıkları rüşvetlerin tamamını hak sahiplerine ve sahiplerini bulamadıkları zaman onların adına fakirlere verirlerse, bu dünyada rüşvet alma günahından arınır ve sorumluluğundan kurtulurlar.
Kul hakkı içeren konularda rüşvet alanlar ise pişmanlık duyup tevbe ettikten sonra, aldıkları rüşvetlerin tamamını hak sahiplerine vermeleri ve ayrıca helâllık almaları gerekir.
Eğer hak sahipleri ölmüşse vârislerine, vârisleri yoksa ya da onları bulma ümitleri yoksa, hak sahipleri adına aldıkları rüşvetlerin tamamını gerçek fakirlere verir ve ayrıca hak sahiplerinin haklarını helâl etmeleri için dua ederler.
Bunları uygulamak tabii ki çok güç! Gerçekten güç ama o korkunç cehennemde yanmak ve güçlü zebâni melekleri tarafından aşağılanmak ise kuşkusuz çok daha güç!..
***
Ahmet Tomor Hocaefendi
İLGİLİ VİDEO KLİBİMİZ
Comments